İki öğün beslenme denilince, insanoğlunun yüzyıllardır içgüdüsel olarak uyguladığı bir beslenme sistemini duymak kulağınıza garip geliyor olabilir.
Modern tıp, yıllardır sık sık ve çok öğünlü beslenmenin faydalı olduğunu kabul etmiş ve böylece ülkemizde de birçok sağlık uzmanı tarafından her kişiye 5 6 öğünden oluşan beslenme programları tavsiye edilmişti ve edilmeye devam ediyor. Ancak son yıllarda daha çok konuşulmaya başlayan ve üstüne bilimsel çalışmalar yapılan farklı bir beslenme sistemi gündeme geldi.
Bilimsel adı ile “intermittent fasting“, türkçeye çevrilmiş haliyle “aralıklı oruç diyetleri“; iki öğün beslenme ve hatta tek öğün beslenmenin mümkün olduğunu ve sağlığa bazı yararları olduğunu gösteriyor.
Temel felsefesi acıktığında ye, doyduğunda dur olan bu beslenme sistemi vücudu belirli bir süre sistematik bir açlığa maruz bırakmayı hedefliyor. Vücutta oluşan bu sistematik açlık; kan şekerinin dengelenmesine, insülin seviyelerinin düşmesine ve büyüme hormonunun salgılanmasına sebep oluyor. Haliyle kilo verme süreçlerinde de yağ yakımını arttırıyor.
En uygulanabilir ve hayatı kolaylaştıran türü ise İki Öğün Beslenme. Bu sistemde gün içinde ortalama 8 saatlik bir yemek yeme penceresi var ve iki ana öğünle birlikte eğer ihtiyaç duyulursa ara öğünler tüketilebiliyor. Daha sonra başlayan açlık sürecinde ise su, çay, kahve, maden suyu gibi kalorisiz içecekler tüketilebiliyor. Açlık süreci başladıktan sonra diğer gün yapılacak ilk öğüne kadar bu içeceklerin dışında bir şey tüketilmiyor.
Özellikle kahvaltı yapamayanları sevindiren bu beslenme sistemi, kahvaltıyı herkes için zorunlu kılan bilimsel görüşe karşı sağlıklı bir alternatif. Kişi ilk öğününü acıktığı zamana ayarlıyor ve böylece yemek stresini de hafifletmiş oluyor.
Öğün sayısı azaltılacağından kişilerin günlük alması gereken besin öğelerini ve enerjiyi dikkatli bir biçimde gözden geçirmeleri ve eksik ya da fazla enerji almamaları önemlidir.
Kan şekeri düşüklüğü yaşayan, tip 1 diyabet ya da tiroit hastalıkları gibi metabolik bir sorunu olan kişilerin hekim onayı olmadan bu beslenme sistemlerini denememeleri gerekir.
Ketojenik Diyet ve Kuruyemişler: Mükemmel Bir İkili Ketojenik diyet, düşük karbonhidrat ve yüksek yağ alımını…
Magnezyum ve Sağlığınız Magnezyum Nedir? Magnezyum, vücudun düzgün çalışmasını sağlayan önemli bir mineraldir. Vücut içerisinde…
GLUTEN, KRONİK ENFLAMASYON VE TİROİT HASTALIKLARI Tiroit hastalıklarının nedeni bazen bağırsaklarda başlayabiliyor. Özellikle otoimmun tiroid…
KETOJENİK DİYET İÇİN SEBZE REHBERİ Keto yapanlar için sebzeler oldukça önemli. Ketozisten çıkmamak ve diyeti…
KETOJENİK DİYETTE NELER YENEBİLİR? Ketojenik diyet yağ ağırlıklı, proteinlerin yeterli alındığı, karbonhidratların alımının ise düşürüldüğü,…
KOLAJEN NEDİR? FAYDALARI, TAKVİYE KULLANIMI Kolajen, insan vücudundaki cilt, tendonlar, bağlar ve diğer bağ dokularında…